AKP tüm hızıyla çözüm adlı İHANET sürecini sürdürürken, candıraş bunu savunan sözümona akademisyenler vardı.
Bu barış güvercinleri yalanın kırk bin türlüsünü ballandıra allandıra topluma anlatıyor ve PKK’nın aslında ne şirin bişey olduğunu millete kakalıyorlar iken;
‘Sevimli şey’ PKK silah falan bırakmadı. Aksine, (ABD’nin ağır silahları, İsrail’in KESKİN NİŞANCI suikast tüfekleri ile) daha da donanımladı, düzenli orduya geçti.
Biz vatanseverler “Türkiye bölünmeye doğru sürükleniyor” diye haykırırken;
Barış güvercini akademisyenler, “Bakın analar ağlamıyor ne güzel şeyler oluyor, hi hi hi…” masallarına devam ettiler.
Batıdaki şehirlerden binlerce tır dolusu bomba malzemesi doğu+güney illerine, ilçelerine taşındı. PKK’nın partisi HDP’li belediyeler, diplerini kazdıkları-oydukları kentleri (Dikkat: SİVİL HALKIN YAŞADIĞI KENTLERİ) KÖSTEBEK yuvalarına çevirdiler.
İnsanların her gün kullandıkları sokakların, caddelerin altlarına bombalar yerleştirildi.
Tabi sonra işler değişti. Türkiye Cumhuriyeti DEVLETİ ile terör örgütü PKK arasında çatışmalar yaşandı ancak PKK/HDP önceden hazırlık yaptığı için ‘savaş’ kentlere indi.
Uzun sürdü çünkü teröristler SİVİL halkı kalkan olarak kullandılar. Hatta göç etmek isteyen vatandaşları engellediler. Haliylen Türk askeriyle polisi sivillere zarar vermemek için yavaş ilerledi. O dönemde KESKİN nişancı tüfekleriyle çok sayıda yetişmiş neferimiz şehid düştü.
Sonra o ÇÖZÜMCÜ akademisyenler çıktılar, “Bir an önce çözüm” çağrısı yaparak, Türkçe ve Kürtçe dillerinde, BARIŞ İÇİN AKADEMİSYEN BİLDİRİSİ’ni yayınladılar.
Bildirinin diğer ismi neydi biliyor musunuz: “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisi.
Yani neymiş? DEVLET SUÇ İŞLİYORMUŞ! Ve devletin GÜVENLİK güçleri derhal TERÖRLE MÜCADELEYİ bitirmeliymiş.
Yok öyle bişey mi diyorsunuz? Bildiriden:
– “Devletin başta Kürt halkı olmak üzere tüm bölge halklarına karşı gerçekleştirdiği katliam ve uyguladığı bilinçli sürgün politikasından derhal vazgeçmesi…”
Demek ki ben kibar yazmışım. Bildiriciler alenen Türkiye Cumhuriyeti Devletinin KÜRT HALKINA KATLİAM YAPTIĞINI söylediler.
Bitti mi? Hayır. Birkaç istek daha:
– “MÜZAKERE koşullarının hazırlanması…”
– “Hükümetin Kürt siyasi iradesinin TALEPLERİNİ içeren bir yol haritasını oluşturması..”
Unutmadan, bunlar bir de 2016 yılında Avrupa’dan BARIŞ ÖDÜLÜ aldılar.
Ve nihayetinde bu arkadaşların üniversiteler ile ilişikleri kesildi.
Derken bir soru: Siz, evlatlarınızın, bu terör destekçisi BÖLÜCÜ akademisyenlerin ellerinde eğitim görmelerini, yetişmelerini ister miydiniz?
Ve şimdi Y-CHP lideri Kılıçdaroğlu çıktı, daha önceki şu vaadini seçim bildirgesinde ilan etti: “Barış akademisyenleri en kısa sürede üniversitelerine dönecek.”
Aynen böyle söyledi.