“BİJİ SEROK APO!”

Tarih: 2 Mayıs 2016
Yer: Türkiye Büyük Millet Meclisi

Meclis koridorunda, “BİJİ SEROK APO!” sloganları atan HDP’liler, APO BAYRAĞI açtılar. Koro halinde PKK’nın MARŞI’nı söylediler.

(Bakınız: https://26august.wordpress.com/2017/07/11/hdpli-vekiller/ ) [pS1]

PKK kim, neci? Türkiye dahil DÖRT DEVLETİ bölüp parçalamak isteyen siyonist emperyalizmin taşeron örgütü.

NOT/EK 1:

Açıkça anlaşılacağı üzere;
HDP, terör örgütü PKK’nın partisidir.
Bunu başta Demirtaş olmak üzere HDP’liler kendileri defalarca söylediler.

– “Ama HDP’yi yok sayamayız, BEŞ milyon seçmeni hiçe saymış oluruz” diye savunma yapanlara söylüyoruz:

HDP’yi muhatap almak demek, Kürt kökenli vatandaşlarımıza yapılacak EN BÜYÜK kötülüktür, en büyük ihanettir.
Onlara, sizin TEMSİLCİNİZ PKK’dır demektir.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ size sahip çıkamıyor, başınızın çaresine bakın demektir.
Kürdümüzü PKK’nın kucağına atmak demektir.

Çözüm, terörü bitirmek ve ekonomik tedbirleri almaktır. (Kürt sorunu yoktur; TERÖR sorunu vardır)

Yok illa ki siyaset gereği öyle yapacağız deniyorsa, geçmişte (1991) bunu SHP yaptı ve ardından (1993-96) neler yaşandığını gördük.

Siyasi kurnazlıklarla riyakarlıklarla olmaz bu iş.
Oradaki insanlar aptal değiller.
Kendilerini kucaklayacak bir politika, program istiyorlar.

Bu yapıldığında, PKK’ya destek yüzde biri bile bulmaz.
Herşey değişir.

Ayrıca: İngiliz ajanları Kürt aşiretleriyle evlilikler yapıyorlar.
Amaç besbelli, değil mi?
NATO uzantıları yani Fetö orada, gladyo orada, hamileri emperyalist (Mossad, Cia, MI6) ajanları orada, fink atıyorlar.
İşte bunların üzerine gidilmeli, tertipler deşifre edilmeli.

Günübirlik siyaset geliştirerek ancak gün kurtarılır.
Oysa bizim yapmamız lazımgelen kalıcı ve geleceğe yönelik çözümler olmalıdır.

Beylik laflar ederek, göze hoş kulağa tatlı gelen seçim vaatleriyle problemler çözülemez.
Emperyalizm ve onun enstrümanları ile mücadele edilmeden de çözüm mözüm üretilemez.

Ona sebep, OY ALACAĞIZ BU YÜZDEN BÖYLE YAPIYORUZ siyasetini geçiniz. Bu siyaset, TERÖRÜ DESTEKLEYEN EMPERYALİZM’in siyasetidir.

Ne millidir, ne de gerçekçi.
Atatürkçülük ile uzaktan yakından ilgisi yoktur.
Sorunu çözmez, aksine büyütür.

Sorun terör sorunudur.
Sorun emperyalizmdir.

NOT/EK 2:

Selahattin Demirtaş’a başarılar dilemek doğru mu? Nezaket gereği mi?

Peki, kendisine BAŞARILAR dilenen Demirtaş başarılı oldu ve c.başkanı seçildi diyelim. Neler olabileceği hakkında fikrimiz var mı?

16 Nisan 2016 referandumu ile değiştirilen yeni anayasaya göre, başkanlık yetkisini kullanıp MADDE-106’ya eklenen ‘AVANTAJI’ (EYALET KURMA, ÜLKEYİ BÖLME GÜCÜNÜ) fırsata çevirir mi çevirmez mi?

– “Bakanlıkların kurulması, kaldırılması, görevleri ve yetkileri ile teşkilat yapısı İLE MERKEZ VE TAŞRA TEŞKİLATLARININ KURULMASI CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ İLE düzenlenir.”

MADDE-123’teki değişikiliği de GOLE çevirir mi çevirmez mi?

– “KAMU TÜZEL KİŞİLİĞİ, kanunla veya CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİYLE kurulur.”

Bitmedi…

MADDE-104’e aktarılan yetkiyi de alıp suratımıza ÇAKAR mı çakmaz mı?

– “CUMHURBAŞKANI … ÜST KADEME KAMU YÖNETİCİLERİNİ ATAR, GÖREVLERİNE SON VERİR ve bunların atanmalarına ilişkin UUSL ve ESASLARI Cumhurbaşkanı KARARNAMESİ ile düzenler.”

Yani ‘başarılı olması temenni edilen’ Demirtaş hasbel kader DEVLET BAŞKANI oluverirse; kripto fetöcülerin anayasa değişikliği maddelerinin içlerine ustaca ve sinsice yerleştirdikleri cumhurbaşkanına verilen EYALET KURMA yetkisini ne yapar?

Ayrıca, MADDE-127’den:

– Mahalli idarelerin belirli kamu hizmetlerinin görülmesi amacı ile, KENDİ ARALARINDA CUMHURBAŞKANININ İZNİ İLE BİRLİK KURMALARI, görevleri, yetkileri, maliye ve kolluk işleri ve merkezi idare ile karşılıklı bağ ve ilgileri kanunla düzenlenir. Bu idarelere, görevleri ile orantılı gelir kaynakları sağlanır.”

Haydi geçmiş olsun!…

Kaynaklar:

http://anayasadegisikligi.barobirlik.org.tr/Anayasa_Degisikligi.aspx
https://youtu.be/QIWn50IR3as

Saygılarımızla

pS1.

HDP’NİN GERÇEK YÜZÜ

Tarih: 2/5/16
Yer: TBMM

Meclis anayasa komisyonunda dokunulmazlıklarla ilgili görüşmeler yapılıyor. (HDP’li vekillerin manipülatif söylemleri oluyor görüşmede.)
Sonra birden ayağa kalkan HDP’nin barış güvercinleri, tuhaf biçimde, topluca tek bir koridora doğru koşuyorlar.

Ama asıl tuhaflık şu: Koridorun ışıkları sönüyor.
Oysa çok sayıda buton var ve her birine onlarca kişinin aynı anda basması gerekiyor.
Ya da “Trafo kedisi” olması muhtemel bir el tarafından, kilitli olması gereken üniteden şalter indirilerek tüm elektrik kesiliyor.

Yani işin için de bir EL var.
HDP var. DANIŞIKLI DÖVÜŞ var.

Her biri birer sevgi yumurcağı olan ‘kardeş’ HDP vekilleri, koridorda, teröristbaşı APO lehine slogan atıyorlar:

– “BİJİ SEROK APO”

APO BAYRAĞI açıyorlar.
Koro halinde PKK’nın MARŞI’nı söylüyorlar.
Nerede? Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde.

Nasılmış çözüm süreci?
Nasılmış demokratik açılım?
Haniymiş şirin mi şirin hdp?

Ne kadar da masumlar, değil mi? ( https://26august.wordpress.com/2017/07/05/yilmaz-ozdil-boyle-adalet-aranmaz/ )

Şimdi şunu mu önerelim: « İyisi mi biz mahkeme falan uğraşmayalım, hepsini serbest bırakalım, ki bir dahaki sefere ‘made in israel’ keskin nişancı tüfekleriyle ve ‘made in usa’ manpad vd. ağır silahlarla gelsinler meclise.. Dağlarda hendeklerde hücrelerde ABD-İSRAİL kamplarında boşuna vakit kaybetmesinler, kökten çözsünler işi.. »

« Bir EL verin arkadaşlar;
Hepsini salıverelim… » mi diyelim?

+