MECLİS’TEKİ TÜRBAN DARBESİNDEN SONRA
SÜBYANCILIĞIN ÖNÜNÜ AÇAN KANUN GELDİ
CAHİLİYE DEVRİNİN HÜKMÜ KABUL EDİLDİ
(Aşağıdaki resimleri büyütmek için üzerlerine tıklayınız)
Bu konuyu birkaç kez paylaştık.
Sübyan yaşındaki kızçocuğuyla basılan imamların zaten imam nikahlı eşim diye savunma yapabildiği şu günlerde, imamlara müftülere nikah yetkisi de verildiğine göre, demek ki yeniden hatırlatmak gerekiyor.
Önce şu meşhur ÖRTÜNME meselesinden başlayalım:
– Kur’an’da TESETTÜR YOKTUR.
– Yahudiliğin FAHİŞE kıyafetidir.
Amaç, kadınları toplumdan TECRİT etmek değil; küçük yaştan itibaren SEKS metası haline getirmektir. (Siyasal islamcılara bakınız, kadınları nasıl aktif kullanıyorlar..)
İşte MÜFTÜLERE NİKAH YETKİSİ veren bu zihniyetin kaynağı da, ÜÇ YAŞINDAKİ ÇOCUKLA CİNSEL İLİŞKİYE GİRMEYİ HAHAMLARA HELAL SAYAN mişna’dır. Hadisler yoluyla islam dinine sokulmuştur.
Karaçarşaftan başlayarak türbana varıncaya değin örtünme, YAHUDİLER tarafından hem hristiyanlara hem müslümanlara yedirilmiştir. Tevrat’ta, üşenmeden açıp bakınız, kayınpederini tuzağa düşürmek için gelin TAMARA’nın bu şeyi giydiği yazmaktadır. Yani çarşaf denen ucube yahudi FAHİŞE kıyafetidir.
Çarşaf ve zamanla ‘evrimleşmiş’ halleriyle türban, tesettür, burka, peçe, mutantik yumurta kafa, hatta rahibelerde pelerin, kukuleta, vs. hepsi birbirinin türevidir.
Tıpkı tesbih, takke, cübbe, sakal vb. gibi hepsi yahudi sokmasıdır.
Haliylen bugün yaşanılan islam dini, Resulullah ss efendimizin getirdiği İSLAM/BARIŞ dini değil; ona düşman olan Ebu Süfyan’ın oğlu Muaviye ve torunu Yezid’in (+İŞBİRLİKÇİLERİ) marifetleriyle insanlara YUTTURULAN paralel dindir.
Sünneti Muhammedi KILIFI altında Ebu Süfyan’ın SOKUŞTURMALARI din olarak kabul edilmiştir. (Fetullah’ın ‘kakaladığı’ Kutlu Doğum Haftası da dümendir; daha doğum YILI bile bilinmeyen Hazreti Muhammed’in ss doğum GÜNÜNÜ kim nereden nasıl bilecek? Kutlanan, EBU SÜFYAN’IN DOĞUM GÜNÜ’dür)
Geleneklerinden kıyafetlerine varıncaya değin neredeyse tüm adetler Resullah’ın can düşmanları olan KURAYZA-KUREYŞ kırması yahudi Ebu Süfyan’ın başının altından çıkmıştır.
Bu yüzden Kur’an’da, “CAHİLİYYENİN HÜKMÜNÜ MÜ ARIYORLAR!” uyarısı yapılmaktadır. Evet, bugün işte o cahiliye devrinin adetleriyle yaşanmaktadır. (Türk Milleti İSKİTURAN AHLAKINI unutup reddetmiş, TAKVA ELBİSESİ YERİNE ARABESK AHLAKSIZLIĞINI giyinmiştir.)
NoT: Ninelerimizin kullandıkları TÜLBENT ise bambaşkadır. Tarlalarda kazma sallayan, harmanlarda çalışan, ormanlardan sırtında odun taşıyan, bahçelerde meyve toplayan, ahırda inek sağan, ocakta aş kaynatan, yani zor şartlarda yaşam mücadelesi veren o elleri değil ayakları öpülesi analarımızın bedenlerini saçlarını korumalarından daha doğal ne olabilir?
Ama bu asla topluma empoze edilmeye çabalanan örtünme değildir.
Kur’an’da ise kapanma şöyledir:
Erkekte şort/mayo bölgesi; kadında BİKİNİ bölgesidir işaret edilen yerlerdir.
ZİYNET kelimesi ise, erkekle kadının farklı olan bölgeleridir ki, bunu takı diye meal ve tefsir edegeliyorlar.
Oysa cevher/JEWHER, cevahir/CEWAHİR, mücevher/müJEWher vb. kelimelerinin köküne bakmak gerekiyor (jewelry, jewel, juwel, juvel vs).
Ayetlerde ise Cevahir/mücevher (Takı) DEĞİL; “ZİYNET” deniyor.
Müzeyyen=Süs kelimesi dilimize dolanmış gidiyor.
Oysa ziynet başka takı başka.
Tekrarla:
Kadın ve erkeğin BİRBİRİNDEN ÇOK FARKLI taraflarına ziynet denir. Erkekte şort, bayanlarda bikini (iki parça), bu ziynet bölgelerini örtmeye yeterlidir.
Şöyle bir örnek verelim: Bir bayan, banyo kapısını kilitlemeyi unutmuş, içeriye bilmeden biri giriyor. Refleksle önce bir el önünü, ikinci eli ise göğüslerini kapattırır.
Peki ya SAÇLAR?
Saçların neyinden utanılır ki?
Saçımızdan ne olur ki?
Saçımız doğum mu yapar?
Saçımız süt mü verir?
Saçımızın neresi HARAM?
Saçımızın neresi seksi?
Saçımızın neresini ÖRTMELİYİZ?
Ve NİYE?
Eğer kadınlar örterlerse, Allah erkeklere de aynı emri çıkarırdı, değil mi? (Ama çıkarmadı, ne erkeğe ne kadına..)
Çünkü Nur-30. ayet, “Mümin erkeklere de ki…” diye başlıyor.
Nur-31. ayet ise, “Kul lil müminati… ” Mümin kadınlara de ki” diye başlıyor.
Eğer kadına saç örtmek FARZ ise, otomatikman ERKEĞE de FARZ olur/olurDU…
O zaman erkekler de başlarını örtmeli değiller mi? Eşitlik budur!
Allah katında kadının saçı, sesi haram ise; erkeğin de saçı haramdır.
Özetleyelim:
Erkekler için bir futbolcu şortu yeterlidir. (Bu şekilde namaz kılabilir)
Çünkü kadınlarla erkeklerin FARKLI bölgeleri => ZİYNET’tir.
Kadın ve erkekte farklı, o bilinen bölgelerden ortak olanı, ŞORT içinde kalır.
Ortak olmayanı (göğüs) ise erkekte saklanmaz, ama kadında “ÜST BİR ÇAMAŞIR” ile örtünür.
Allah ve melekleri, “Erkek, röntgenci vb.” olmadıkları için, bir bayan kendi başına, o kılığıyla namaz kılabilir.
Allah erkek değildir, melekler de…
Meleklerin nefsleri yoktur.
Allah’ın da nefsi yoktur.
Hatta “Kıyam bi nefsihi” derken bile yanlış söylüyoruz.
Nefsi yok ki, bir de kendiliğinden Kaim olsun?
Allah her yerde, meleklerimiz (Kiramen katibin) de…
Tuvalette, biz banyoda soyunuk iken…
En pis yerlerde ve bizimle birlikteler…
Allah, erkek veya kadın değildir!
Melekler de…
Allah bu konuda, ayetlerle gazap püskürüyor. “Oğul edinmekten, meleklerin kızlar olmasından vb.” büyük bir günah olarak söz ediyor…
(Kaynak: Tarihçi Baba)
+
İşte, işe, KADINLARI ÇOCUKLARI ÖRTEREK başladılar.
DULKADIN’ın gelini yahudi TAMARA da böyle başlamıştı.
Şimdi sırada,
– “İslamın caiz diye nitelendirdiği bir şeyin pedofili diye nitelendirilmesi doğru değil” gibi açıklamalar yapan müslüman gazeteci-yazarın,
– “Babanın özkızına şehvet duymasını normal” gören müslüman diyanet’in,
– “Olay şudur, YAŞI TUTMAYAN, erken yaşta evlenenler var” diyen müslüman başbakanın,
Yani CAHİLİYE dönemine özlem duyan bu müslüman din adamlarının ısrarla bekledikleri iple çektikleri ÇOCUK GELİN ‘sorununu’ ÇÖZMEK var.
Fuhuşun adını muta yapanların, sırf kendi şehvetleri doymak bilmeyen İHTİRALARI uğruna, toplumun ahlakını bozmak için KADINLARI AŞAĞILAMALARI öyle affedilir, yenilir yutulur türden değil!
CENNET ANALARIN (RAHİM’in) AYAĞININ ALTINDADIR iken, yani ALLAH ER-RAHİM İSMİNİ KADINA vermiş iken, DİN ADAMLARINA RESMİ NİKAH YETKİSİ veren bu kanun; “DİRİ DİRİ GÖMÜLEN O KIZÇOCUĞUNA SORULDUĞU ZAMAN…” o kızçocuğunun işaret edeceği zihniTİYNETin ete kemiğe bürünüp meclis çatısı altında hortlamasıdır.
İbretlik tarihsel bir vak’adır!
Her yere imam-hatip okulları açılmasının, mısır patlağı gibi emeviyevari camilerin yapılmasının, toplumun neredeyse en en en cahilleri olan imamların ortalığa saçılmasının da açıklamasıdır.
Kahrolsun siyonizm diye slogan atıp siyonizmin böyle esiri kölesi goyimi olan bir başka güruh daha var mıdır?
Türk Milleti sizi affetmeyecektir.
Sırada, “Doldun mu?” sorusunu “DAHA VAR MI?” diye yanıtlayan, derilerin eridikçe yenilendiği cehennem vardır. Acıklıdır, azabı elimdir! Münafıklar mürtedler için ebedidir.
Demek ki, Allah’ın kendi suretinde yarattığı insana, çok cahil çok zalim demesi de boşuna değildir!
Ama uyarmaktadır: “Allah onlara zulmetmedi, onlar kendi nefislerine zulmediyorlardı.”
Nasıl da böyle nankör, hatta kenud olabiliyor insan!
+
EK: Ayrıca bknz.
– AKIL TUTULMASI ( https://26august.wordpress.com/2017/07/29/akil-tutulmasi/ )
– İBLİSLAM & PEDOFİLİ ( https://26august.wordpress.com/2016/11/19/iblislam-pedofili/ )
– ÖRTÜNME TUZAĞI ( https://26august.wordpress.com/2016/05/27/ortunme-tuzagi/ )
– UNUTTURULAN LAİKLİK ( https://26august.wordpress.com/2017/08/01/unutturulan-laiklik/ )
– KUR’AN’DA YÖNETİM BİÇİMİ VAR MI? ( https://26august.wordpress.com/2017/07/30/kuranda-yonetim-bicimi-var-mi/ )
NoT: Üstteki linklerde, yazıların üzerlerinde ve dipnotlarında da ayrıca linkler vardır.
26 Ağustos bloğu
+
26 Ağustos Blog 