KUTLAMA MI, KUTSAMA MI?

Kahpe içerden olunca,
Kapı kilit tutmaz oğul!
Halk içinde bozgunluk yapan,
Haindir oğul!

Dede Korkut (Ağacın Kurdu‘ndan)

TÜRK askerini cephelerde yenemeyen harici ve dahili düşmanların, uktelerindendir, TÜRK milletini ve ordusunu küçük düşürmek. (1-Türk Milleti’ni milli şuurdan uzaklaştırmak, 2- Türklerin ‘ordu-millet’ mayasını bozmak, ve 3- Türk Ordusu’nu dağıtıp parçalamak ya da NATO’nun koşulsuz emrine sokmak)

Bu amaçla, hem Türklüğü hem İslamı kullanan bir örgüt peydahladılar. (KürtÇÜ nurcular içinden seçilen Fetullah Gülen, Komünizmle Mücadele Derneği ile hortlatıldı, CIA-Mossad himayesinde ve denetiminde yetiştirildi, geliştirildi, vs.)

Başta Hans von Aiberg olmak üzere, Necip Hablemitoğlu, Uğur Mumcu gibi DEĞERLİ kalemler, Türk Milleti’ni uyardılar. (Tarikat-Siyaset-Ticaret diyen ve ayrıca Cemaat/Tarikat-Siyaset-PKK bağlarını, uyuşturucu trafiğini vd. deşifre eden Mumcu katledildi. Fetullahçıların Türkiye’den Orta Asya Türk Cumhuriyetlerine varıncaya değin KİRLİ işlerini ortaya seren, mahkemelerde süründürülüp maddi-manevi hırpalandığı halde tüm tehditlere rağmen susmayan, fetullah’ın İsviçre hesaplarının bir kısmını tespit edip açıklayan ve KÖSTEBEK derken, Hablemitoğlu da katledildi. Fetullah Gülen hareketinin, Türklerin tarihlerinde gördükleri görecekleri en tehlikeli ve en şiddetli örgüt olduğunu İLK ve EN ayrıntılı duyuran, yıllarca tekrar tekrar hatırlatan Aiberg, 2006 yılında ZİG-ZAG operasyonu adı altında PRE-ERGENEKON tertibiyle zindana atıldı. Kendisini yakından tanıyan gazeteciler, yazarlar, akademisyenler, askerler, siyasetçiler vs. ne yazık ki seyrettiler, görmezden geldiler ve bir yıl sonra kendileri ERGENEKON tertibiyle tutuklandılar. Ardından Balyoz geldi, Askeri Casusluk, vs.)

Zübeyir Kındıra, Ergün Poyraz, Mustafa Önsel gibi değerli insanlar, onlar da kitaplarıyla Türk kamuoyunu uyardılar. Av. Hanifi Altaş‘ın Yeni Hayat dergisinde yığınla makale yayınlandı bu konularda. Nuh Mete Yüksel de uyardı; Türkan Saylan (ÇYDD), Gülseven Yaşer (ÇAV), ADD, hepsi uyardı (Sonra başlarına gelmeyen kalmadı).

FETÖ’nün Hizbullah’ı hizmetinde kullandığını tespit edip, ta Diyarbakır’dan İst-Beykoz’a giderek baskın gerçekleştiren Gaffar Okkan da. Fetullahçıların Emniyet yapılanmasını bozmak üzere iken Tantan-Özkan-Ecevit-Yılmaz tarafından görevinden alınan dönemin Ankara Emniyet Müdürü Cevdet Saral da.

Yıllardır bıkmadan usanmadan fetullahçı GLADYO‘yu yazıp çizen Aydınlıkçıları ise söylemeye bile gerek yok. (Arşivler tıka-basa kaynak, bilgi-belge dolu)

Velhasıl, MİLLİ kişilerin tüm uyarılarına ve yaşadıkları suikastlere, zulümlere, tertiplere RAĞMEN; fetullahçılar, geçmiş hükümetler döneminde emniyeti, adliyeyi, bürokrasiyi vs. işgal ettiler, kılcallara sızdılar. Yine de, “Mossad-Cia orijinli” taşeron (subcontractor) bir örgüt olan FETÖ, bir türlü Türk Silahlı Kuvvetleri’ni TASTAMAM ele geçiremedi. (Ama TSK imamı ‘tavuk’ lakaplı Özkök ve diğerleri sayesinde hayli yol katetti /Ayrıca Kuleli 1986 sınavlarına dikkat)

Nihayetinde, emperyalizm, ‘proje’ AKP hükümetlerinin sınırsız destekleriyle TSK’nin de en kritik mevkilerini ve noktalarını FETÖ eliyle teslim alıp o esas amacına neredeyse ulaştı. Ergenekon, Balyoz vd. isimli davalarla gardını düşürdüğü ancak yere seremediği TSK’ni, 15 Temmuz 2016 tarihinde BİTİRMEK üzereydi.

Darbeyi gerçekleştirselerdi, Türkiye’yi büyük bir KATLİAM bekliyordu. Askerinden siviline ne kadar Atatürkçü milliyetçi yurtsever varsa, gerek kafasına sıkarak gerek kurşuna dizerek gerek stadyumlara doldurarak, sırayla ve topluca imha edeceklerdi (Gecenin şahidleri, CESET torbalarının BİR KISMINI gördüler). Türk ordusu güney sınırlarımızdan 180 km geriye çekilecekti. PKK-PYD hazır bekliyordu, devreye girecekti. Kıbrıs’ta konuşlandırılan İngiliz komandoları da Hatay’a geleceklerdi. Özetle Türkiye parçalanacak, Türkiye-Suriye-Irak Kürdistan’ı ve ardından İran’ın işgali, derken KUZEY İSRAİL (koridoru) kurulacaktı.

Biz, ne yazıktır ki, NEYİ NASIL ATLATTIĞIMIZIN idrakinde değiliz, çünkü adı üstünde YAŞAMADAN atlattık ya da yaşadığımız neydi ki? Bu yüzden öneminin farkına bir türlü varamıyoruz.

O gece, fetö, GERÇEK YÜZÜNÜ gösterdi. (Aslında YILLARDIR gösteriyordu da, bakmak isteyen kim? Öyle ki, aklınıza gelebilecek hemen tüm cinayetlerde, suikastlerde bu örgütün parmağı var.) TÜRK postuna bürünmüş bu ‘müslüman’ insansılar, Türk askerine, polisine, vatandaşına kurşun sıktılar. Gazi Meclis’i bombaladılar. (NOT: TBMM gerçekten bombalandı ancak türlü tertiplerle yerlerinden edilen deneyimli TÜRK subaylarının yerlerine getirilen fetullahçı pilotların acemiliğinden dolayı Meclis’i yerle bir edemediler. Yoksa, ‘Meclis aslında F-16 tarafından bombalanmadı, içerden bomba patlatıldı’ gibi iddialar ve bu yöndeki videolar, fetullahçıların ALGI oyunlarındandır)

Darbenin başarısızlığının sebebi, (bizim inancımıza göre) ALLAH’ın yardımıdır. Ama Allah yardımlarının da türlü yolları vardır.

Rusya, uydular üzerinden, İncirlik üssündeki hareketliliği, yakıt yoğunluğunu tespit etmiştir. ENİŞTE Dugin Türkiye’ye gelmiş, uyarısını yapmıştır. Ama ENİŞTEYİ UYARANLAR vardır..

O gece televizyona çıkıp İLK uyarı ve çağrıyı yapan kişi, darbenin AMERİKANCI FETULLAHÇI bir kalkışma, Türkiye’yi İŞGAL harekatı olduğunu ısrarla vurgulamış, TSK içindeki ATATÜRKÇÜ askerleri ve milleti göreve çağırmış, Türk askerini tetiklemiştir.

Uyarıya kulak verenler, (Örneğin bir astsubay, PAŞA’nın emrini dinlememiş, şehid olmuştur ki DÖNÜM NOKTASI’dır) derhal harekete geçmişlerdir. Muvazzaf, emekli, görevlerinden uzaklaştırılmış TÜRK askerleri (TERTİP davalardan yargılananlar dahil) DİRENİŞE geçmişlerdir. TÜRK polisi direnişe geçmiştir. TÜRK MİLLETİ direnişe iştirak etmiştir.

Tank ve tüfek namlularının üzerine yürüyen bir millettir bizim milletimiz.
Kimileri söylemekten imtina etseler de, adı: TÜRK MİLLETİ’dir.

İşte, böyle bir millete, onun askerine, polisine HÜCUM edenler, TÜRK MİLLETİ değildir. AB-ABD-İSRAİL destekli fetullahçı darbe girişiminde, Gazi Meclis’i bombalayıp Türk Milleti’ne kurşun yağdıranlar, TÜRK askeri, polisi değildir.

Onlar; üniforma giymiş teröristlerdir. Kimisi asker, polis kıyafetli, kimisi gazeteci kılıklı, kimisi yalandan yemin ederek vekil, bakan olmuş hainlerdir. İman ve itikatları yapaydır, Tağut’un hizbidirler. Türklüklerini, kimliklerini yitirmiş, devşirilmiş insansılardır.

Bunca UZUN açıklamaların ardından, gelelim esas’a:

Bakınız, c.başkanlığı’nca hazırlanmış 15 Temmuz kutlama afişlerine: Türk askerinin KÜÇÜK DÜŞÜRÜLDÜĞÜ görsellerle karşılaşacaksınız.

– Arka fonda KÖPRÜ manzarası, ellerinde Türk bayrağı olan siviller, karşılarında ellerini başına götürmüş EYVAH diyen ağlamaklı Türk askeri. (Resimdeki yüz coni olsa ne yazar, millet bunu nereden bilecek? Orada HEDEF alınan Türk askeridir, MEHMETÇİK’tir)
– Altında, KÖPRÜ’de, bir tarafta siviller, karşılarında ellerini havaya kaldırıp TESLİM olmuş pişman suratlı Türk askerleri.

NOT: Gezi Direnişi sürecini hatırlayanlar, BOĞAZİÇİ KÖPRÜSÜ’nün ne anlam taşıdığını gayet iyi bilirler. Yani fetullahçı kriptoların ve diğer gerici-bölücü yobazların ‘sincice’ İNTİKAMI’dır bu. Çünkü fetullahçıların özelliklerindendir, masolar gibi imgeleri simgeleri kullanırlar (Kaldı ki masonik bir örgüttür), ÜRÜN YERLEŞTİRME üstadı azamıdırlar.

Eşeğimin altı sakar adını bana takar misali kendi pisliklerini başkalarına yamarlar. (Örneğin, vakti zamanında Ümraniye’de bomba atanlar kendileri iken, yıllar sonra Ümraniye bombaları diye yalan uydurarak vatansever insanları tutukladılar. TSK cami bombalayacaktı kendi vatandaşını vuracaktı diye manşet attılar yazıp çizdiler, sonra Meclis’i bombaladılar vatandaşa kurşun sıktılar. Ömürleri sahte delil üretmekle geçti, Atatürkçülere çamur attılar. İnsanların mahremiyetlerine girdiler telefonlarını gizlice illegal olarak dinlediler, sonra kendilerine operasyon yapmaya kalkanları Telekulak adlı tertiple yargıladılar. Türk askerini milleti fişlemekle suçladılar, Çanakkale’de Elazığ’da (2002) ele geçen dokümanlarda kendilerinin insanları fişledikleri ortaya çıktı. Hemen her kesimden insana EN AŞAĞILIK EN İĞRENÇ pornografik iftiraları attılar, kendilerinin KASET sapığı KAYIT manyağı oldukları anlaşıldı. Örnekler ne bu yazıya ne de birkaç kitaba sığabilir)

Yani 15 Temmuz posterlerindeki KÖPRÜ, Türk askerinin TESLİM alınışı, ne basit ne de rastgele DEĞİLDİR.

Şu yazdıklarımızın ‘KOMPLO teorileri’ olmadığını anlamak için gerçekten de fetullahçı terör örgütünü tanımak gerekir.

– “Darbeyi başaramadılar, FETÖ artık BİTTİ” diye düşünmek, (Özür dileyerek) amiyane tabirle ahmaklıktır. (Yine özür dileyerek, tutuklu fetöcülerin serbest bırakılmalarını ve/ya fetö operasyonlarının durdurulmasını talep eden kurnazları alkışlamak da ahmaklığın daniskasıdır.) ALGI oltalarını yutmak, AKIL tutulması yaşamaktır.

Çok büyük yumruk yemiş olsa bile, FETÖ, hâlâ yargıda, askeriyede, emniyette, devlet kurumlarında varlıklarını sürdürmektedir.

Hele ki SİYASİ ayakları bir hayli güçlüdür. AKP, CHP, MHP vd. partiler içinde etkindirler. (HDP-PKK ise zaten mossad-cia emirleri gereği fetö ile aynı çizgidedir; PKK, PYD, PJAK, HDP vs. adını ne korsanız koyun, Barzani tayfası dahil, hepsinin tepe yönetimlerinde kripto fetöcüler vardır. IŞİD, En-Nusra, vb. gibi.)

Hadi geçiniz bakan, milletvekili olanlarını; il-ilçe teşkilatlarında, köy-mahalle muhtar heyetlerinde, çok daha güçlüdürler.

Şu an devletin önemli kritik noktalarına atanan TARİKATLERİN içerileri tıka-basa kripto fetullahçı kaynamaktadır.

Sivil toplum kuruluşlarında, medyada, alanı ekonomi olsun kültürel olsun kanarya sevenler olsun, adı armudun sapı üzümün çöpü olsun, hemen her dernekte, toplulukta, odalarda vs. yerleşiktirler.

Guguk kuşu MİSALİ, hem gerçek yavruları yuvadan atarlar, hem de üstüne beslenmelerini ANNEDEN sağlarlar. Böyle bir asalak türüne, tarihte rastlanmamıştır. Çünkü, siyonist emperyalizme TEK karşıt kutup olan Atatürkçülüğü imha etmek için bizzat siyonizm tarafından öne sürülmüştür. Görevi, Türk Milleti’ni DEVŞİRMEK; Kur’an yerine HADİS islam dinini yerleştirmektir.

Ona sebep KAPSAMA alanı Türkiye sınırlarının çok ötesinde, geniştir. Kimi yerde Türklüğü, kiminde islamı, kiminde her ikisini kullanır. Kimi coğrafyalarda ise, oraların ‘havasına’ göre davranır. Hristiyan olur, budist olur, ateist olur, bin bir surata bürünür her türlü kılığa girer.

Bugün, 180 ülkede aktif olan fetullahçı örgüt, birçoğunda darbe yapabilecek konumdadır.

Çağımızın Ebu Süfyan’ıdır Fetullah Gülen. Hatta dahasıdır. Nurcular deccal diye ATATÜRK’e iftira atadursunlar, çağımızın asıl deccal’i Fetullah’tır. (ABD’deki ismiyle, Feth Glenn)

(15 Temmuz kutlamalarına bir de bu açıdan bakmak gerekebilir)

Ebu Süfyan nasıl ki kendi doğum gününü bize Mevlid Kandili diye yutturdu ise, fetullah da Kutlu Doğum Haftası‘nı yedirmiştir. (Fetullahçı örgüt daha kurnazdır, bir taşla BİRDEN FAZLA kuş vurmuştur.)

Şimdi de işte o AFİŞLERİ peydahladılar.
(Referandumu tezgahladıkları gibi)

AFRİN’e sınırötesi operasyon yapması olası Türk askerini aşağılayan, rencide eden, küçük düşüren o resimleri piyasaya sürdüler.

Böyle bir sunumu ancak gladyo’nun PSİKOLOJİK SAVAŞ merkezleri yapabilir.

Cumhurbaşkanlığı makamı, mossad-cia psikolojik savaş merkezi midir?
Cumhurbaşkanlığı danışmanları o merkezin elemanları mıdırlar?

Hem biz neyi kutluyoruz?
Askerimiz, polisimiz, vatandaşlarımız KATLEDİLDİ.

Yapılması gereken, ANMA’dır.
Katliamın kutlaması mı olur?

Bu olsa olsa, darbecileri kutsamaktır.
Afişlere bakılırsa, öyle..

+