Şu ALLAH İLE ALDATAN takımı şahsi ikbal, ihtiras ve menfaatleri için herşeyi yaparlar.
Adı üstüne ALLAH’ın adını kullanarak aldatıyorlar!
Daha başka ne yapmazlar ki?
MİLLİ duyguları, değerleri, dini, aklınıza gelebilecek ne varsa.
Özellikle de, çarşafa türbana sarıp sarmaladıkları, insan olarak görmedikleri KADINLARI KIZLARI, iş menfaate gelince, öyle bir kullanırlar ki, aklınız hayaliniz durur. (Fetullah gibi tele-kız ordusu bile kurarlar, sinsilikte onları eline su dökülmez)
Vitrine çıkarırlar, televizyonlarda gazetelerde meydanlarda panellerde, hatta EV EV dilenci gibi kene gibi millete musallat ederler Kİ kapıdan kovsanız bacadan girerler, siyaset malzemesi olarak ‘tepe tepe’ kullanırlar.
Hele ki ANNE ise, MAĞDURİYET katmerlenir.
Zerrce de utanmazlar!
Kadınları eşya gipi alıp satarlar.
Köle olarak bakarlar, cariye pazarları kurarlar.
6 yaşındaki kızçocuklarının ırzına geçerler.
Kadının cesediyle ilişkiye girerler.
Hamile kadından tahrik olurlar.
Baba özkızına şehvet duyabilir.
Her türlü ama her şekilde kullanırlar.
MEDYA destekli SİYASET’in ise ayrı yeri vardır….
Dün, 2 Mayıs 1999 Pazar günü, bile bile kasıtlı olarak Merve Safa Kavakçı’yı, and içme töreninde Meclis’e türbanlı soktular.
4 Haziran 1999’da, Fazilet Partisi’nin kapatılması istemiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca Anayasa Mahkemesi’ne dava açıldı.
Nazlı ABLA’sının televizyon programlarında yaptığı yorumlarla, bu iş için özel olarak seçildiği dillendirildi. (Merve’nin ABD vatandaşlığı /bknz. wiki)
Farkında mıyız?
AKP’ye hazırlık hamleleriydi.
Öncesinde 28 Şubat 1997 vardı.
FETÖ’yle el ele yapılan hazırlıklardı.
Ve Merve Kavakçı K U L L A N I L D I .
(Dünden bugüne yaşadıklarından ne derece memnundur, ya da değildir, kendisi bilir. Allah’la onun arasındadır elbette.)
Ve Fatma Betül Sayan Kaya…
Önce EKŞİ’den birkaç entry:
– tecavüze uğrayan kız çocuklarının tecavüzcüleriyle evlendirilmesi yasallaştırılmaya çalışırken, kadınlar ve erkekler var gücüyle buna karşı çıkıp tepki gösterirken gıkını çıkartmayan bu pozitif enerjili ve kibar sayın bakanımız… ( https://eksisozluk.com/entry/64629353 )
– tecavüz ile ilgili olarak yasalar tammış. çocuklara kendilerini korumayı öğreteceklermiş. ulan 45 günlük çocuğa tecavüz edildi bu ülkede be, ne öğretecektin 45 günlük çocuğa? kendini korumasını mı?.. ( https://eksisozluk.com/entry/66094410 )
– 9 aylık bir bebeğe kendini korumayı nasıl öğreteceğini merak ettiğim bakan. ( https://eksisozluk.com/entry/66140813 )
– “bu faşist uygulama karşısında demokrasi adına dünyanın tavır alması gerekiyor! bir kadın bakana yapılan bu muamele asla kabul edilemez.” demiş… ( https://eksisozluk.com/entry/66796010 )
Ve 11 Mart 2017, Rotterdam.
Fatma Betül Sayan Kaya; 2015 Haziran seçimlerinde İstanbul 3. bölge ONALTINCI sıradan milletvekili adayı iken; Kasım’da 2. bölgeden BEŞİNCİ sıraya terfi ettirildi.
Yani Meclis’e girmesi garantilendi.
Ve o da, günü geldiğinde;
Tıpkı Merve Kavakçı misali KULLANILDI.
Ya da kendilerini KULLANDIRDILAR.
(Dön demese orada ölecekmiş)
Her neyse……..
Ve 11 MART Cumartesi olayı.
Fatma Betül’ü önce Almanya’ya gönderdiler.
11 Mart Cumartesi Essen’de toplantıya katılacaktı.
Oysa salonun izni sadece Pazar ve tatil günleri için geçerliydi yani toplantı iptal edildi.
(Zaten AKP’lilerin Avrupa’daki diğer İPTALLERİ de işte bu sebeplerden dolayı oldu /Kamuoyunu her ne kadar başka gerekçelerle ALDATSALAR DA mağdur rolüne bürünseler de /Üstelik -açın bakın interneti- AKP’li bakanları Avrupa’da gerçekleştirdikleri toplantılar var ve sorun yaşamadılar.)
Her neyse, Aile Bakanı kızımızı BİLE BİLE önce ALmanya’ya gönderdiler.
İzinli başka bir salon bulabilirler miydi ya da toplantıyı aynı yerde bir gün sonraya, Pazar’a erteleyebilirler miydi?
Yapmadılar.
Dahası var: Sayan’ın bir gün önce yani 10 Mart 2017 günü saat 15:00-17:00 arası Hollanda’nın HENGELO kentinde toplantısı vardı Kİ günler öncesinden duyuruldu.
Ne var ki salonun sahibi, “Belediye başkanı ile görüşerek, salonu kiraya vermeme kararı aldık” açıklaması yaptı. İşletmeci, rezervasyon iptali kararında, Rotterdam’da Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun yapacağı toplantı konusunda yaşanan tartışmaların da etkili olduğunu söyledi. (BBC, Sputnik)
Hengelo haricinde aynı gün Enschede ve Wehl’de de programı vardı.
Bunlar iptal edildi.
Yani AKP çooooooook iyi BİLİYORDU ne olacağını.
ÇÜNKÜ adamlar sana GELME diyorlar.
ÇÜNKÜ olayların GELİŞİMİ öyle basit değil.
ÇÜNKÜ işin İÇİNDE iş var.
ÇÜNKÜ…..
(Bakınız şunların hepsi web’de var.)
(Sputnik, BBC, vd.)
4 Mart’ta Hollanda, bu etkinliği resmen yasaklamak için hukuki girişim başlattı. Başbakan Yardımcısı Lodewijk Ascher, “Çavuşoğlu’nu istemiyoruz. Ankara bunu dikkate alsın” dedi.
Rotterdam Belediye Başkanı Ahmed Abutalip’in, “güvenlik gerekçesiyle” toplantıyı yasaklama yetkisi bulunduğu belirtildi.
Rotterdam’a bağlı Hoogvliet’te Türkiyeli seçmenlerle buluşacağı haberi, Lahey’de yoğun tepkiyle karşılandı.
Lahey yönetimi, Türk otoritelerin Hollanda’da kampanya çalışması yapmasını “istenmeyen bir durum” olarak değerlendirdi.
Hollanda Başbakanı da, Mark Rutte, facebook hesabından açıklama yaptı.
Türk yetkililerden referandum etkinliği için resmi talep geldiğini ancak iş birliği yapmayı düşünmediklerini belirtti: “Hollanda’nın kamusal alanları, başka ülkelerin siyasi kampanya alanı değil.”
Yalnızca hükümet değil, yerel yetkililer değil; MUHAFET BİLE istemedi.
Muhalafetteki Demokratlar 66 (D66) Partisi lideri Alexander Pechtold, “Diktatörlük eğilimi gösteren bir ülkenin buraya gelip siyasi kampanya yapması saçma” dedi.
Pechtold, Çavuşoğlu’nun bu ziyaretinin durdurulması için hükümetten bütün hukuki olanakların araştırılmasını istedi.
İşçi Partili Başbakan Yardımcısı Lodewijk Ascher, Nieuwsuur adlı haber programında, Çavuşoğlu’nun katılacağı toplantının resmen yasaklanıp yasaklanamayacağını araştırdıklarını açıkladı.
Ankara’dan yapılan açıklamada Çavuşoğlu’nun Hollanda’daki temaslarının “düşünce özgürlüğü” çerçevesinde ele alınması gerektiği vurgulanarak, Hollanda’dan 1 hafta içinde olumlu yanıt BEKLENDİĞİ belirtildi.
Ascher bu talebe, Türk bakanın, Hollanda’da “anayasaya evet kampanyası yapmasının iyi bir fikir olmadığı” karşılığını verdi.
Hollanda Başbakan Yardımcısı, Çavuşoğlu’nun gelmesini istemediklerini vurgulayarak, “Burası bir hukuk devleti. Aklımıza estiği gibi herşeyi yasaklayamayız. Ama Çavuşoğlu’nun gelmesini istemediğimizi Ankara’ya DOSTÇA ifade ettik. Bunun DİKKATE ALINACAĞINI umut ediyoruz“ dedi.
Rotterdam Belediye Başkanı Ahmed Abutalip de, Çavuşoğlu’nun siyasi propaganda yapmasına karşı olduğunu açıkladı. Abutalip, önümüzdeki günlere bu konuda hükümetle sıkı iletişim içinde olacaklarını söyledi.
Abutalip’in, kamu düzeni ve güvenlik gerekçesiyle Çavuşoğlu’nun katılacağı “anayasa referandumuna evet kampanyasını” iptal etme yetkisi bulunduğu belirtildi.
Toplantının yapılacağı Park de Heerlijkheid adlı salonun sahibi Erol Poyraz, “Burası herkese açık bir yer ama belediye ve hükümet gerekli güvenliği sağlamazsa ben devam edemem. Sorun istemiyorum” dedi.
(BBC, Sputnik, vd.)
Adamların KENDİ seçimleri var önlerinde.
Ama siz o kadar bencilsiniz ki, kendinizden başka hiç kimseyi hiçbir şeyi düşünmüyorsunuz.
Size DİPLOMATİK NEZAKET ile hatta DOSTÇA yaklaşıyorlar.
DİKKATE ALACAĞINIZI umut ediyorlar.
Ama sizin derdiniz başka…
Ve ayrıca, yukarıda adı geçen kişiler arasında;
Geert Wilders isminde birine rastladınız mı?
Hani şu HOllandalı aşırı sağcı lider. Hani AKP medyasının b.kunda boncuk bulmuş gibi manşetlerinden ekranlarından indiremedikleri adam.
Zift medyasından:
– KÜSTAH LİDER lider Geert Wilders skandal karar sonrası sevinçten…
– TÜRKİYE DÜŞMANI Geert Wilders’in kuyruk acısı geçmiyor!
– HOLLANDA’LI IRKÇI Geert Wilders başbakan olabilir mi?
– IRKÇI LİDER Geert Wilders uçuş yasağını zafer gibi karşıladı!
– Geert Wilders’den IRKÇI AÇIKLAMA: PİSLİKLER!
– IRKÇILAR iyice KUDURDU! “Gidin ve geri dönmeyin…”
– SAÇLARINI SARIYA BOYAMAKLA olmaz bu işler Wilders!
– İSLAM DÜŞMANI Geert Wilders, kendisi gibi Müslüman düşmanı olan Donald Trump’u başından bu yana desteklediğini açıkladı. (Eksi haber, HAZIRLIK)
– Wilders: Kuran yasaklansın! (Eski haber, HAZIRLIK)
– Geert Wilders’in seçim vaadi ‘camileri kapatmak’ (ESKİ haber, HAZIRLIK)
– Rotterdam Havayollarının sitesi hacklendi! (YENİ HABER >>> TAKTİK)
– Rutte’nin Türk düşmanlığının nedeni ortaya çıktı! (YENİ HABER >>> TAKTİK)
– Mark Rutte ile Wilders arasında ‘Türkiye’ tartışması (YENİ HABER >>> TAKTİK)
Tahmin edersiniz ki: AK-İT manşetleri üsttekiler.
Hani şu PERDE ARKASINDA >>> MOSSAD+CIA+MI6 + SUUDİ’lerin olduğu sözde gazete.
Hani çok ‘ünlü’ bir yazarının, Mekke’de erkeklerin kaldığı lüks otelde viagra’dan öldüğü gazete.
Hani Tayyip’in, cenazesini neredeyse uçağın içine almak istediği…
İşte o AKİT-VAKİT-NAKİT ile RTE-AKP’nin DA N I Ş I K S I Z olabileceğine aklınız kesiyor mu?
Yani siz TATLISU KURNAZI “eyyy” AKP’liler.
Birçok bakan’ınız, Avrupa ülkelerinde toplantılara katıldı.
KATILIM filan da olmadı, bu yüzden REKLAM edemediniz.
Bir de MAĞDURİYET HAZIRLIĞINIZ çantanızdaydı.
Ümit Özdağ üçkağıtçılığınızı ele verdi:
İptal edilen toplantıların sebeplerini açıkladı.
Ve siz, “eyyy” UYANIKLAR,
11 MART GÜNÜ DEĞİL; ÖNCEDEN UYARILDIĞINIZ HALDE
kasten bilerek MAĞDUR ROLÜNE BÜRÜNMEK İÇİN oynadınız.
(AKP’de başı açık vekil mi yoktu?)
(Başörtülü bacı seçtiniz!…)
Devam edelim:
09 Mart Ankara >>> Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Biz engel tanımıyoruz. İKİ GÜN ÖNCE HAMBURG’TA VATANDAŞLARIMIZLA BULUŞTUK. Cumartesi günü de tüm engellemelere, ırkçı söylemlere rağmen inşallah Rotterdam’a gideceğiz“ dedi. Bu engellemelerin zamanlamasına dikkati çeken Çavuşoğlu, “Özellikle bu aşamada, bugünlerde neden bu engelleri çıkarıyorlar? Çünkü önümüzdeki referandum sürecinde ‘Hayır’ için çalışıyorlar. ‘Evet’ çıkmasını istemiyorlar“ değerlendirmesinde bulundu.
AKP’li bakan İTİRAF ediyor >>> İKİ GÜN ÖNCE HAMBURG’daydık.
Demek ki size bir GICIKLIĞI YOK Avrupa’dakilerin.
Yoksa hiçbir toplantınıza isin vermezlerdi.
Gıcıklık çıkaran kıllık yapan sizsiniz.
Bir YIĞIN toplantı yaptığınıza halde, söylemiyorsunuz.
Çavuşoğlu nasıl olduysa söylemiş, çoğunu saklıyorsunuz.
Ama başka şeyler de saklıyorsunuz.
Ya da geçiştiriyorsunuz.
Örneğin: 12 Mart’ta ZÜRİH’te toplantısı vardı ama İPTAL oldu.
Çavuşoğlu, İsviçre ziyaretinde, AKP ve ona yakın toplum temsilcileri ile görüşecek ve EVET propagandası yapacaktı.
Peki toplantı nasıl İPTAL oldu bilen var mı?
Zürih Kantonu Güvenlik Departmanı sözcüsü Urs Grob, yaptığı açıklamada, “Zürih’te pazar günü için planlanan etkinliğin gerçekleşmemesi için Bern’e bir mektup yolladık” dedi. Grob, büyük çaplı protesto eylemlerin düzenlenmesinden endişe ettiklerini sözlerine ekledi.
Ona rağmen Bern yönetimi, TOPLANTIYI İPTAL E T M E D İ .
Vay SEN MİSİN iptal etmeyen!
Bu defa ÇAVUŞOĞLU KENDİSİ İPTAL ETTİ.
Üstelik toplantıya BİR GÜN KALA iptal etti.
Gerekçesi: İsviçre’den gelen olumsuz haberlerden sonra…
İnandınız mı? Yerse…
Belki de olumsuz YANIT bekliyordu?
İsviçre YASAKLAR diye düşünüyordu.
Olur ya, o toplantıya gitmeyecekti.
Mağduriyetin KATSAYISI şişirilecekti.
Evdeki hesap tutmadı tabi…
11 Mart Ankara >>> DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hollanda’nın Rotterdam kentine bugün gideceğini açıklayarak, “Türkiye Cumhuriyeti’nin Dışişleri Bakanı gidecek. ‘Uçuş iznini iptal ederiz’. Türkiye Cumhuriyeti’nin Dışişleri Bakanı’nı böyle tehdit ediyorlar. Bugün Rotterdam’a gideceğim. EĞER Hollanda, benim uçuş iznimi iptal EDERSE ekonomik ve siyasi bizim Hollanda’ya karşı yaptırımımız çok ağır olur“ dedi.
Oysa, bakalım; 08 MART haberi:
– Hollanda basını: Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Rotterdam’daki programını iptal etti.
– Hollanda haber ajansı ANP’nin haberine göre Çavuşoğlu, Rotterdam’da yapacağı anayasa değişikliği referandumu mitingini iptal etti.
– Ajans, Rotterdam belediye başkanı AHMET EBUTALİB’in kent konseyine gönderdiği mektubundan alıntıya yer verdi. Mektupta mitingin yapılacağı alanın sahibinin kullanma iznini geri çektiği ifade edildi. (Sputnik)
Ne değişti sayın Çavuşoğlu?
Tmm çok koşturuyorsunuz, biliyoruz. Ne aralık Moskova’ya gidip döndünüz, hangi ara Avrupa’da ayak basmadık yer neredeyse bırakmıyorsunuz, maşallah.
Ama ne oldu da, seviyor-sevmiyor papatya falı misali, bir iptaldi bir gideceğizdi derken; adamlar taa ne zamandır size GELMEYİN KARDEŞİM derken;
Siz ki AKP’deki onca seviyesiliğiğe ele avuca sıpmaz derinliksizliğe rağman DİPLOMASİNİN içinde olan, uluslarararı üst düzey görüşmelere katılan bir insan olarak,
Yani nelerle karşılaşacağınızı ne yaşanacağını BİLDİĞİNİZ halde;
Sahi NE OLDU DA bu çiğliğe ortak oldunuz?
Nasıl oldu da bu çukura düştünüz?
Siz tutun, hem de o en zorlu günlerde, Lavrov gibi Kerry gibi…. diplomatlarla toplantılar yapın; sonra bir dediği diğerini tutmayan, az önce söylediğini unutan, Astana gibi TÜM DÜNYAYI İLGİLENDİREN bir toplantıda abuksabuk konuşan zatı düzeltmekle uğraşın. (Yer mi o adamlar YANLIŞ ANLAŞILDI nümerolarını)
Ne tuhaf şu dünya hayatı denen hologram, değil mi?
Sırf EVET için mi bulaştınız şu 11 Mart tragedya-komedya’sına.
Ve biz dönelim Fatma Sayan’a yeniden.
Ne diyor: “Ben bi KADIN olarak…………..”
Oturmuş DAMAT FERİT’le AKP İst. ilbaşkanının ortasına, ATATÜRK’ü de arkasına almış Atatürk havalimanında (15 Temmuz dönüşü + Bahreyn’e giderken de RTE Atatürk’ü arkasına almıştı ama yer ve resim başkaydı), anlatıyor:
– “Bizim Hollanda’nın içişlerine karışmak gibi bir NİYETİMİZ elbette ki yok.”
– “GAYRİ AHLAKİ bir muamele ile karşı karşıya kaldık.”
– “Bizim 15 Temmuz darbe teşebbüsü sonrası çıkarttığımız OHAL’i sorgulayan batı, bir gecede bir KADIN bakanın vatandaşları ile kendi toprakları sayılan konsolosluk binasında buluşması üzerine olağanüstü hal ilan etti.”
– ATLARLA KÖPEKLERLE SALDIRILDI…
– OHAL İLAN EDİLDİ………..
Nasıl bir mağduriyet edebiyatıdır, gördünüz mü?
Konsolosluk YALANINI da nasıl uydurdular hemen.
15 Temmuz’u ise tuz niyetine yemeklere bile katacaklar.
Bir de Sayan’ın abisi var, BTK başkanı:
– “Hollanda’da Demokrasi: Bir Bakanın, bir annenin seyahat özgürlüğünü, ifade özgürlüğünü ve kişi dokunulmazlığını engellemek! #Durduramazsınız” (11 Mart 2017, twitter)
Bu adam da TÜRBANLI BACISI gibi okumuş etmiş yani tahsilli ama gerçekte çağ atladığını sanan gri cahil takımından. Kafa hep aynı kafa…
Ve bunların matematikten anladıkları şu:
KADIN (mağduriyet aracı)
+ ANNE (mağduriyet katsayısı)
= MAĞDURİYET (katmerli)
(ÇOCUKLARI da kullanırlar HİÇ değer vermeseler de. Hatırlayın: KIRKBEŞ -ki bu kamuoyuna yansıyan sayı- ÇOCUĞUN ırzına geçildiğinde “Bir kerden birşey olmaz“ diyen AİLE BAKANI Semanım, daha sonra KİLİS‘te konuşma yaptığı yerin hemen yakınında IŞİD CARİYE PAZARI olduğunu bildiği halde -ki uyarıldı ama tınmadı- “Psikoterapi…” hikayeleri okuyup ÇOCUKLARLA FOTOĞRAF resimlerini basına servis ettirmişti. Yine de N’OLUR N’OLMAZ düşüncesiyle, KADIN TİCARETİ ORTAYA ÇIKAR endişesiyle TEDBİR alınmış ve Kilis’te -gsm’den internet’e- tüm İLETİŞİM KESİLMİŞTİ. Hatırladık mı?)
Gerisini siz tamamlayın.
Ve EKŞİ’den birkaç entry daha:
– rte’nin diplomalıları sevmediği bir kere daha onaylanmış oldu. kadını resmen piyon olarak kullandı, rezil bir siyasete malzeme yaptı. itibarını beş paralık etti. sen onca okul bitir, gece gündüz çalış, tuğla gibi kitapları iç, onca yıl, onca emek ver. sonra git bir imamhatipliye uşak ol. megaloman birisinin başkan, halife olma hırsı yüzünden böylesine dolu bir kadın nasıl kendisinin siyasi malzeme olarak kullanılmasına göz yumabiliyor, bilemiyorum… ( https://eksisozluk.com/entry/66797268 )
– türkiye’deki kadın cinayetleri, aile içi şiddet, çocuk tacizleri, sistematik tecavüzler, kadın – erkek eşitsizliği, kız çocuklarının okula gönderilmemesi gibi sorunların hepsi çözüldüğü için boş vaktinde almanya’ya, oradan da hollanda’ya yardıma gitmiş aile ve sosyal politikalar bakanı… ( https://eksisozluk.com/entry/66797960 )
– kendisini aşağılayan birçok ……..den ve narsistden çok daha donanımlı ve eğitimli kadındır. sirf ideolojisinden dolayı aşağılanması eziklikten başka bir şey değildir… ( https://eksisozluk.com/entry/66798210 )
– … gidip kadın cinayetleri, tecavüzleri için hatta küçük erkek çocukların tecavüzleri için bu istikrarını evvelinde göstermiş olsa idi ilkeli kadın diyebileceğim kişi idi. ancak reisinin takdirini kazanmaya çalışan bir koltuk sever kendisi. konuşurken ben yaptım, yaşasın der gibi parlıyor gözleri… belli ki aferinini almış. ( https://eksisozluk.com/entry/66799416 )
– yakın gelecekte, reisten ‘bana mı sordunuz giderken‘ zılgıtını yiyecek bağyan. ( https://eksisozluk.com/entry/66800315 )
– kadın ve başörtülü olduğu için mağduriyet daha etkili olur diye özellikle seçildi sanırım. niye bekir bozdağ gitmedi mesela. ( https://eksisozluk.com/entry/66800071 )
– görevini başarıyla tamamlamıştır. ( https://eksisozluk.com/entry/66800892 )
– demeçlerinin özeti: kadınım ben, ben bir gadınım, kadına böle yapılır mı, kadınım diyorum, bakan gadınım. kadınım demiş miydim? gadınım. ( https://eksisozluk.com/entry/66800017 )
Şimdi burada duralım.
Bir başka kadına uzanalım.
Umulur ki her iki kadın ve islamist arabesk tüm kadınlar, aşağıda yazdıklarımızı okurlar…….
Size biçilen şablonda yaşadığınız yani kullanılmanıza izin verdiğiniz sürece ciddi bir sorunla karşılaşmazsınız (yine de garantiniz yok).
Ama olur da HADDİ aşarsanız; yani sizi oralara taşıyan (siyonist güdümündeki) islamist ERKEKLERİN çizgisinin dışına çıkarsanız, başınıza, tasavvur edebileceğiniz en kötü ŞEYLER gelebilir.
Hayırlayın, RAHMETLİ Konca Kuriş’i.
37 yaşındaydı. Merve TERTİBİ’nden 9 ay 15 gün önce; 17 Temmuz 1998 Cuma günü evinin önünden gece yarısı kaçırıldı. 1 yıl 6 ay 6 gün sonra 23 Ocak 2000 Pazar günü Konya’nın Meram ilçesinde Hizbullah’a ait ölüm evinin bodrumunda ölü bulundu.
Protest idi.
Aydınlanmacı, ilerici idi.
Kadının İNSAN olduğunu anlatıyordu.
Kur’an’ın bu islam ile aynı olmadığını.
Yani BAŞKALDIRMIŞTI cehalete.
Cahiliyye devrine, süfyanizme.
Müslüman değil, HANİF idi.
Kaçırdılar… katlettiler, betona gömdüler.
HİZBULLAH denen EDEBALI tiyneti. Onlar Yezid, Yezid’in babası Muaviye, onun da babası Ebu Süfyan, onun da babası KURAYZ’ın Kurayzalı hısım aileleri, Kureyşliler…
Gonca’nın (bir ara sapık eşi ve kayınpederi yüzünden) Hizbullah’a meyletmesi onun öldürülmesine yetti.
Onu öldürenler de bir zamanlar iyi niyetlilerdi, amaçları Allah’a halis kul olmaktı. Ama CELLAT oldular.
Daha da ilerisi işkence ile zulüm ettiler ve de otopside çıktığı gibi Gonca’ya birden fazla kişi tarafından (6 ay boyunca kitle halinde) tecavüz edildi.
(Sevenleri ve ailesinin ricası üzerine bu rapor açıklanmadı. Ama devlet kayıtlarında ve jandarma isstihbaratında açık evrak olarak yer aldı)
Bunu müslümanlıkta mangalda kül bırakmayan Hizbullah yani ‘Allah partisi’ partizanları yaptılar…
AKP’nin serbest bıraktığı katiller sapıklar sürüsü.
Mossad-Cia-Mi6 kamplarında yetiştirilenler.
ŞERİAT İSTERÜK diyen bar bar bağıranlar bunlar.
Kahrolsun İsrail naraları atıp İsrail’le kanka olanlar.
Haftalar öncesinden planlayarak gittikleri MADIMAK’ta diri diri insanları yakanlar.
Suudi Arabistan’da çıkan yangında kız çocuklarını NAMEHREM diye kurtarmayanlar, diri diri yakanlar.
ŞERİAT için Gonca Kuriş’i öldürdüler.
Ve kayınpederi (Eski Hizbullahçı) ne dedi: “Şeriatın kestiği parmak incinmez!”
Gelininin her yerini kestiler parmağını değil utanmaz adam!
Ve ‘Kuriş’ soyadlı o iki mendebur bu işin içindeler…
Ve Gonca’yı yarım saatte boğarak öldüren katil ise Lübnan’a kaçtı (katilin yanındaki ise hiç hapis yatmadı, şeriatın kestiği parmak diyen).
Ve Gonca’nın ipini çeken, “Seni bu gidişle yaşatmazlar” diyen de bir KADIN!
Emine evlereşenlik ve iki gün sonra Gonca kayboldu…
Öldürün Gonca Kuriş’leri!
Taşlayıp öldürün kadınları!
Hizbullah mezarlarında.
Çünkü CEMAAT budur!
Allah, Gonca Kuriş’lerimizi islamistlerden korusun.
Din için yaşayan aşağılık din mensuplarından.
Allah ile aldatanlar soytarılardan.
Amin
– De ki: Yoksa SİZ DİNİNİZİ Allah’a mı öğretiyorsunuz?… (Hucurat-16)
– Ve o DİRİ DİRİ gömülen kadınlara kızlara sorulduğu zaman, hangi zenib’den ötürü katledildiği!?. (Tekvir-8,9)
…