“İSRAİL DÖLÜ” KİM?

İsrail, Kıbrıs açıklarında bize ait olan doğalgazı çıkarıyor.
Rumlarla birlikte ama ABD’li şirket çıkarıyor.
Bizimkiler esti gürledi, Piri Reis’i yolladılar.
Sonra Obama’dan bir telefon gelince, sustular.
Olan Piri Reis gemisine oldu…

Yusuf Karaca

22 Aralık 2015
Yusuf Karaca, Yenimesaj

Bu iktidarın varlık sebebi İsrail

Üslerimiz, ABD’ye teslim edildi.
Hava sahamız NATO’ya…
AB’nin paralı bekçisi olduk.
Topraklarımız zaten çok önceden ‘NATO toprağı’ ilan edilmişti. Askerler sınırlardan çekiliyor.
Başına sivil bir insan koyacaklarmış, sınırı bekleyecek birimin. E tabi, başına hayvan koyacak değiller ya, elbette en azından insan görünümlü bir varlık koyacaklardır. Sınırdan nelerin geçeceğini gördükten sonra, başındakinin insan mı, hayvan mı olduğunu göreceğiz tabi!

Irak ve Suriye sınırında şu an asker yerine iktidarın güvenlik şirketlerinin olduğunu bir düşünün. Tır’latmazsalar namerdim!..
O sınır da ne yardım(!) Tır’ları geçer!
Sınırda asker olmasından kim rahatsız olur, takdirlerinize bırakıyorum. Şuan ellerinde doçkalarla Mehmetçiğe ateş edenler, o silahları nasıl geçirdiler dersiniz. Tabi ki süreç tünelinden…
Türkiye’nin bölünmesini istemeyen bir hükümet, Suriye ve Irak’ın bölünmemesi için savaşı bile gözü alır.
Bu beyler ne yaptılar?
Suriye’yi bölmek için dünya savaşı çıkardılar nerdeyse. Irak’ı ilk bunlar böldü. Barzani’yi tanıdılar.

Barzani sertifikasıyla Musul’a asker gönderdiler. “Çıkmam da, çıkmam” dediler, ta ki, Obama’dan telefon gelene kadar.
Obama telefonu gelecekte, bunlar orda duracak!
Obama’dan telefon gelsin, camiden bile çıkarlar. Dinden imandan çıkarlar diyesim geldi ama demiyorum.
Çünkü dinde ve imandalar mı, bundan emin değilim!
Neyse…
Irak’a gece kondular, gündüz kaçtılar!
Yanlarında bir Şah türbesi getirdiler mi bilmiyorum. Ama mat oldukları dünyanın dilinde… Oysa çıkmayacaklardı. Hiçbir güç onları buradan çıkaramayacaktı. Güçleri, Obama’nın telefonuna kadarmış. Gücünüzü yesinler sizin!
Bari bundan sonra ‘kimse gücümüzü test etmesin’ demeseler.
Musul’a girmek, nasıl ve ne zaman olmalıydı, bunu başka bir yazı konusu yapalım. Fakat bunlar Musul’a girmediler, Diyarbakır’dan çıkıyorlar. Musul’a girmek, işin kılıfıydı. Dün Suriye’ye gireceklerdi, bugün Sur’a giremiyorlar. Silvan, Cizre, Şırnak’a giremiyorlar.

“Çözüm” diye gözleri kapattılar, ‘mayın eşekleri’ anırttılar, gözlerimizi açtığımızda şehirler teröristlerin ellerinde. Oysa dağdakilerin sınırların dışına çıkacaklarını söylemişlerdi. Sınır dışına çıkmaları şöyle dursun, dağdakiler evlere doluştu.
Evler önüne siperler kazdılar.
Evden eve delikler açtılar.
O evleri şimdi vatandaş terk ediyor.
Yarın bir gün Obama’dan “Sur’a girmeyin” telefonu gelirse ne cevap verecekler? “Zorla girmeye hakkınız yok, çekilin” derse karşı duracaklar mı? “Referanduma gidin veya ikiz yasalarının gereğini yapın” derseler mesela?
Barzani için “Irak’ın toprak bütünlüğü” vurgusu yapmayan ABD, Türkiye için neden bu vurguyu yaptı?
Irak’ın egemenliği mi kalmış. “Toprak bütünlüğü” vurgusuna, kargalar bile güler!

Rus uçağını İsrail için vurdular
Nedense bana her şey İsrail’i hatırlatıyor!
Yollar Büyük İsrail‘e çıkıyor. Bu iktidarınsa ara sokakları bile İsrail’e çıkıyor.
Emin olun, Rus uçağını İsrail için vurdular. Rus uçağı vurulduktan sonraki gelişmelere bir bakın. Hop, diye İsrail’in kucağına ülkeyi oturttular resmen.
İsrail’siz hiç olmadılar. İsrail, bu iktidarın genlerinde var. İki adet ödül almışlardı, birini teslim ettiler ama cemaatin de kanka olduğu ADL ödülünü iade etmediler.

İktidarın “Çelik” sözcüsü önceki gün, “İsrail devleti ve halkı Türkiye’nin dostudur” dedi. İktidarlarının dostlarını Türkiye dostu sanıyorlar. Çok saflar ya!
25 Temmuz 2014’te Sayın Tayyip Bey “İsrail bir terör devletidir” demişti. 13 Aralık 2015 tarihinde yani bir hafta önce “İsrail-Türkiye yakınlaşması bölge açısından hayati öneme sahip” dedi. Bunların hocaları da böyleydi. Amel defterini, İsrail ile 22 anlaşma yaparak süsleyip gitti şu dünyadan. Talebeleri aynı hizmeti devam ettiriyorlar!
Van Minüt’ten sonra da dostlukları hiç sona ermedi.
İsrail-Türkiye ticareti;
2009: 2.6 milyar dolar
2010: 3.4 milyar dolar
2011: 4.4 milyar dolar
2012: 4.4 milyar dolar
2013: 5.1 milyar dolar
2014: 5.6 milyar dolar

Rusya’ya çakıp da, İsrail’in kucağına düşmek, sadece Davutoğlu’nun ‘stratejik derinlik’ eseri olamaz.
Harika bir mühendislik!
Ama neden şimdi?
Rusya, Avrupa’yı doğalgaz borusuna bağlamıştı. Ukrayna krizinde gördüler, kıpırdasalar donacaklar.
İsrail, Kıbrıs açıklarında bize ait olan doğalgazı çıkarıyor. Rumlarla birlikte ama ABD’li şirket çıkarıyor. Bizimkiler esti gürledi, Piri Reis’i yolladılar. Sonra Obama’dan bir telefon gelince, sustular. Olan Piri Reis gemisine oldu. Bir daha haber alınamadı. Bir kumpasla jilete dönüşmüş olabilir.

Taner Yıldız, “İsrail Gazını Avrupa’ya taşıya biliriz” demişti bir yıl önce. İşte o gazı Avrupa bekliyor. Ancak gaz bu, petrol gibi değil. Saklanması imkânsız. Çıktığı an, borularla direkt aktarmak gerekir. Ee, boru nerden gidecek, Adana’dan…
Bunun için Türkiye’nin doğalgaz aldığı iki ülke ile arasının bozulması lazım bir, İsrail ile yürüyen gizli ilişkilerin aşikâr olması lazım, iki.
Öyle ya, adamlar Adana’dan boru sokacaklar, bu gizlenecek bir şey değil.
O iki ülke ile aynı anda ilişkiler bozuldu mu? Bozuldu. Rusya gazı kesmediği ve hatta kesmeyeceğini beyan ettiği halde, bunlar “tezek” siyaseti yaptılar.
Kamuoyunu hazırladılar. İsrail borusu geçmeye hazır.
Gerekçe hazır: Ülke menfaatleri!
Oysa menfaati olanlar belli:
İsrail doğalgaz satacak. Avrupa, Rusya’ya bağımlılıktan kurtulacak. ABD’li şirket ve Rum tarafı kasalarını dolduracak. Yandaş şirketler, Damat Berat‘a doluşacaklar.

Yalnız bir engel daha var: İsrail borularının Türkiye’ye saplanma işi bitene kadar, KKTC’nin lağvedilmesi gerekiyor. Bu gazla, KKTC çok yakında nasıl uçacak göreceksiniz.
KKTC, çıkartılan doğalgazı yasadışı ilan edip mahkemeye verse bütün hesaplar bozulur. Doğalgazın yasadışı ilan edilmesi tehlikesi kalksın diye KKTC yasadışı ilan edilecek.
Zaten ediyorlar.
Fakat bu defa iş çok farklı…
KKTC, bu defa kesinlikle tarih oluyor.
Uçakla başlayıp, doğalgazla devam eden, İsrail’den Musul’a, Barzani ve KKTC’ye kadar ulaşan karmaşık ilişkiler ve AB, ABD lehine çevrilen dümenler, oldukça planlı görünüyor.

Rusya, “uçağımızın vurulması planlı“ derken, bilerek konuşuyor. Ve Türkiye’nin AKP varken Rusya ile iyi geçinmesi bundan sonra hiç mümkün değil. Rusya da bunu bildiği için, Türkiye’den ümidi kesmiş durumda…
Rusya zararımızın 52 milyar dolar olacağı söyleniyor. Sizce İsrail’den alacakları 20 milyon dolar için mi, 52 milyar dolar zararı göze aldılar? Türkiye’yi izledikleri politikalarla İsrail’e mahkûm edenler, bu yetmezmiş gibi birde borularla İsrail’e bağlıyorlar.
KKTC’ye verilen suyun da günü geldiğinde İsrail’e akacağını daha önce yazmıştım.
“İsrail’e su verip, gaz alıyoruz” diyecekler.
Kılıf çoktan hazır…
Bu iktidarın, varlık sebebi İsrail!
Giyilen bir çorap veya kravat markası için insanlara “İsrail dölü” demekten çekinmeyenler!
İktidarın yanlışlarını yazdığımız için bizlere “Yahudi uşağı” diye e-posta atanlar!
Şimdi söyleyin, “İsrail dölü” kim?
Şudur demiyorum.
Sadece soruyorum.